Hakkımda

MERVE DEBSKI 1989 yılının Eylül ayında Ankara'da dünyaya geldim. İstanbul Üniversitesi Çağdaş Yunan Dili ve Edebiyatı ve Atina Üniversitesi Yunan Filolojisi bölümünden aldığım eğitimlerden sonra uzun yıllar Yunanistan ve Yunan Adalarında Yunanca-Türkçe tercümanlık yaptım. 2017 yılında Polonya'ya taşındım. Adam Mickiewicz Üniversitesi'nde Akdeniz Çalışmaları Bölümü'nde yüksek lisansımı tamamladım. Hâlâ Polonya'da ikâmet etmekteyim. 2019 yılı Mayıs ayında yaşadığım sağlık sorunları esnasında Ayurveda ilmi ile tanıştım. Sağlığıma kavuşmamda büyük bir rol oynayan bu ilimi daha yakından öğrenmek üzere yaptığım araştırmalar sonucunda rotamı sağlık ve enerjiye çevirdim. İstanbul'da Ayurveda ve Wellbeing eğitimimi tamamladım. Şu anda Amerkan Enstitüsü Vedik Çalışmalaları Bölümü'nde Ayurveda eğitimime devam etmekteyim. Bu süreçte sadece Ayurveda ile değil, yaşam enerjisi olan Nefes ve benlikten çıkıp biz olmamı sağlayan Yoga ile tanıştım. Bu eğitimlerimi bedensel, zihinsel ve ruhsal şifayı bir arada gerçekleştiren Reiki ile devam ettirmekteyim. Bireysel ve kurumsal olmak üzere İngilizce, Yunanca, Lehçe ve Türkçe Ayurveda ve Wellbeing danışmanlık hizmeti vermekteyim.

Hastalıktan Uzmanlığına…

Neredeyse 2 yıl boyunca savaştığım sağlık sorunumdan, hayatımı nasıl değiştirdiğinden ve beni nasıl dönüştürdüğünden kısaca bahsetmek istiyorum. 2017'de Polonya'ya taşındıktan sonra kalp sıkışması, mide bulantısı, taşikardi, nefes darlığı şikâyeti ile acilleri ziyaretim başladı. Evde, iş yerinde, seyahat esnasında her an her yerde kriz geçirmeye başladım. Gün geçtikçe krizlerin sayısı ve şiddeti arttı. 5 gastrolog, 3 dahiliye, 3 kardiyolog, 2 nörolog, 1 pulmonolog ve 1 endokronolog olmak üzere 15 doktor ziyaret ettim. Detaylı kan ve idrar tahlilleri, röntgenler, MR'lar ve şu an hatırlamak istemediğim daha nice tahlil... Her testin sonucu temiz çıktıkça ben daha da fenalaşmaya başladım. Sevgili doktorlar(!) teşhisi koydu: Psikolojik! Panik Atak! Ben hâlâ fiziksel bir rahatsızlığım olduğuna inanarak, Eylül 2019'da hem Polonya'dan hem Türkiye'den psikolojik terapilerime başlamış oldum. Psikologlarımın ikisi de yaşadığım problemlerin fiziksel olduğunu dile getirdiler ve 3-4 seans sonra terapi almamam gerektiğine karar verdiler. Peki sonra ne oldu? Ben her geçen gün daha kötü olmaya başladım, yemek yemelerim azaldı, geceleri uykumdan uyanıp mide ağrıları çekmeye başladım. Gittiğim 15 doktora da tüm bu sıkıntıları yemeklerden sonra yaşadığımı söylememe rağmen, beni psikoloğa yönlendirdiler. Mayıs 2020'de bir gece şiddetli mide ağrıları ile uyandım, en son nefes alamadığımı hatırlıyorum… Biz yine doğru acile, son aylarda en çok ziyaret ettiğimiz yer. Yapılan gastroskopi sonucu midemde helikobakteri bulundu. Sadece o mu? Mide ve on iki parmak bağırsağım tamamen iltihap ile bütünleşmiş.

Nihayet teşhisi koydular ve oyunun ikinci perdesi başladı. 12’si antibiyotik olmak üzere (helikobakteri için) günde toplam 17 adet ilaç almaya başladım. 1,5 ayda 8 kilo kaybettim. Yediğim sadece haşlanmış patates ve havuç, o da bir sebzenin yarısı. Vücudumun her yeri 24 saat uyuşuk. Bir aylık bir süreyi yatakta geçirdim. Kaslarım güç kaybetti...Derken 2020 Eylül ayında Ankara'ya uçtum. Ve güvenli bir tedaviye başladım. Tedavim uzaktan da devam etti. Polonya'ya döndüğümde eşimin desteği ile ufak yürüyüşlere başladım. İlk yürüyüşüm 7 dakikaydı. Sonra 10 dakika oldu, 15 oldu... Derken yaşadıklarımı duyan Polon bir arkadaşım beni aradı, o hafta sonu yanına Krakov'a gittik. Hayatımı değiştirecek olan noktaya gittiğimi bilmiyordum… Arkadaşım, Ayurveda uzmanı ve Hindistan'da yaşayan bir Ayurveda doktoru ile çalışıyor. Bu sayede hem beni hastalığımdan kurtaracak hem de hayatımı değiştirecek olan Ayurveda ile tanışmış oldum. İki hafta boyunca sabahları badem sütü ile hazırladığım yulaf ezmesini yedim, ara öğün fırında 1 armut, öğlen Ayurveda mutfağının baş tacı Kitcheri, akşamları da haşlanmış sebze... Öğünlerden yarım saat sonra soğutucu nefes egzersizi olan Sheetali egzersizini istinasız uyguladım. 2 hafta sonunda sabahları 6'da kalkıp 30 dakika yürüyüşlere başladım. Ayurvedanın fiziksel, ruhsal ve zihinsel olarak beni daha sağlıklı bir hale getirmesiyle Ayurveda danışmanı olmak için adım attım. İşte bir hastalık benim hayatımı bu kadar güzel değiştirdi, beni de olana dönüştürdü… İnsan yanmadan pişmiyormuş…